OKULA GİTME KORKUSU
Her anne babanın okulun ilk zamanlarında yaşadığı bir durumdur okul korkusu. Kimi çocuk ilk okul deneyimlerini sorunsuz atlatırken kimi çocuk beklenmeyen tepkiler verebilir. Bazen bu süreç kısa bazen ise uzun olabilir. Bu tamamen çocuktan çocuğa değişen ve içinde bir çok etkeni barındıran bir süreçtir. Biz de bu yazımızda anne babalara yardımcı olması için okula gitme korkusu üzerine birtakım bilgileri derledik.
Okula gitmede yaşanan problemlere, bunların sebeplerine ve diğer etkenlere geçmeden önce günlük hayatta çok kullanılan kavramların tanımlamalarını yapalım.
Okul korkusu,
gerçek okul durumundan korkma ve kaçınmadan çok bağlı oldukları kişinin yokluğu
ve kaybından ya da güven duydukları ortamdan uzak kalmaktan kaynaklanmaktadır.
Okul reddi,
çocukların anksiyete ve depresyon gibi duygusal sorunlar nedeni ile okula devam
edememesi olarak tanımlanır.
Okul fobisi,
yalnızca okula gitme sırasında yaşanan ayrılma ile ilişkili anksiyete daha çok
okul fobisi olarak adlandırılır.
Okul ve ev dışında herhangi bir yerde ayrılma ile ilgili
yaşanan anksiyete (kaygı) ise ayrılma
anksiyetesi olarak tanımlanır.
Belirli davranış
biçimleri
Okulların açılmasıyla ilkokul ve özellikle okul öncesi
eğitime yeni başlayan çocuklarımızın gösterdiği belli başlı tepkiler olur. Bunlar
okula gitme zamanı yaklaştıkça ya da okul kapısında hat safhaya ulaşır.
-
Okul hakkında belirsiz yakınmalar
-
Okula gitme isteksizliği
-
Okula gitme zamanı geldiğinde panik, ağlama
krizleri
-
Okula gittikten sonra sınıfta aniden gelen kaygı
durumu
-
Okula gitmek için hazır olduğunu söylese de okul
zamanı geldiğinde bunu başaramama
-
Okula gitmeyi geciktirmek için yatakta kalmak
isteme
-
Okul önünde arabadan inmeyi reddetme
-
Gece uykuya dalmada güçlük
-
Baş ağrısı ve karın ağrısı en sık görülen
fizyolojik belirtilerdir. Bunlar genelde sabah okula gitmeden önce daha sık
gözlenir.
-
Bazen okula gitme konusunda gerçek dışı korkular
da olabilir. Okulda kaygı yaratabilecek durumları abartabilir olmayan durumları
oluyormuş gibi anlatabilirler.
-
Daha büyük çocuklarda okuldan kaçma da
görülebilir.
Öğretmenden ve diğer
öğrencilerden korkma büyük yaş grubunda görülürken, ayrılma anksiyetesi daha
küçük yaşta gözlenir.
Tetikleyici etmenler
-
Çocuğun bir kaza, ağır bir hastalık ya da
ameliyat geçirmesi
-
Okul değişikliği ya da sınıf değişikliği
-
Öğretmen tarafından fiziksel veya ruhsal olarak
örselenme
-
Çocuğun yaş düzeyinin üstünde ev ödevleri
-
Aile üyelerinde hastalık veya kayıp
-
Evde aile üyelerinin bozuk ilişkileri
-
Ebeveynlerin uyguladığı fiziksel ve psikolojik
şiddet
-
Kardeş doğumu
Anksiyete belirtileri bir okul günü içerisinde değişiklik gösterebilir. Bir gün belirtiler yokken ertesi gün okula gitme zamanı geldiğinde belirtiler ortaya çıkabilir.
Ailesel Özellikler
Yapılan araştırmalara göre babaya kıyasla
anne ile çocuktaki ruhsal sorunlar arasında daha güçlü bir ilişki saptanmıştır.
Okul reddi olan çocukların ebeveynlerinde
ruhsal bozukluk görülme sıklığı daha fazladır. Okul reddi olan çocukların
annelerinin % 16 ‘ sında anksiyete bozukluğu, %12’ sinde majör depresyon,
%12’sinde panik bozukluk ve majör depresyon, %4’ünde panik bozukluk ve
agorafobi, %4’ünde ise sosyal fobi ve majör depresyon tanısı saptanmıştır.
Ayrılma anksiyetesi bozukluğu olan
çocukların annelerinin psikosomatik yakınmaları fazla olan aşırı duyarlı, kolay
ve çabuk tepki veren, alıngan, kaygılı bireyler olduğu saptanmıştır.
Özetle, çocukların ebeveynleriyle benzer
belirtiler gösterdiği gözlenmiştir.
Neler
yapabiliriz?
-Öncelikle çocuğun okula gitmedeki
isteksizliğin ana sebebini belirlemek çok önemlidir. Gerçekten birşeyden mi
korkuyor? Henüz hazır değil mi? Ailede
yaşanan bir değişiklikten dolayı mı böyle tepki veriyor? Yoksa sadece
anne-babanın sınırlarını mı yokluyor?
-Çocuğunuza okula gitmenin hayatın bir
parçası olduğunu anlatın. Çocuk okulu her gün gelmesi gereken bir yer olarak
görmeli. Aksi takdirde sadece oyun oynamaya gittiği alışveriş merkezleri ya da
parklardan bir farkı olduğunu kavrayamaz. Bu şekilde de okula gitmeme konusunda
aileyi daha çok zorlayabilir. Çünkü okul onun istediği zaman gittiği
istemediğinde gitmediği bir yerdir.
-Ebeveynlerin tutarlı ve kararlı olması çok
önemlidir. Eğer o gün okula gitmek için hazırlanıp okulun kapısına kadar
geldiyseniz çocuk okula 15 dakika, yarım saatte olsa girmeli. Burada süre
önemli değil. Amaç “okula geldik ve okula gitme kararı almıştık. Bu yüzden
okula girip biraz arkadaşlarınla vakit geçirmelisin.” Çocuk bu sayede
ebeveyninin kararlı bir tutumda olduğunu görecektir. Kapıdan geri dönülmesi
durumunda çocuk bunu tekrar edecek ve ebeveynlerini çok zorladığında geri
döndürebildiğini öğrenmiş olacaktır.
-Tam tersi o gün okula gitmeme kararı
aldıysanız gün ortasında istese de okula gitmemeniz en doğrusu olacaktır. Çocuk
alınan kararların uygulandığını görmeli.
-Okula gitme konusu evde çok büyük bir konu
haline getirilmemeli. Evde odak noktasının okul haline gelmesi çocuğu daha çok
stres altında bırakacaktır. Çocuğun yanında bu konu hakkında konuşulmamalı.
-Mutlaka okul yönetimi-öğretmen-okul
psikoloğu ile birlikte hareket edin. İş birliği içinde olmak bu tip konularda
aynı tutumda bulunmak önemlidir.
-Okulda arkadaşlarına dağıtması için evde birlikte bir şeyler hazırlamak (kurabiye, minik el işleri) çocuğu okula gitme konusunda isteklendirebilir.
-İlk günlerde öğretmeniyle de konuşularak sevdiği bir oyuncağı, ona güven veren bir eşyasını okula götürmesine müsaade edebilirsiniz.
-Öğretmeni tarafından verilen bir
etkinliğin evde tamamlanması istenerek ertesi gün okula getirmesi istenebilir.
AİLE AKTİVİTESİ - DESTEK BİLEKLİĞİ
Evde çocuğunuzla birlikte boncuklardan bir bileklik yapabilirsiniz. Her boncuk bir kişiyi temsil edecek şekilde sırayla dizerek bir bileklik oluşturabilirsiniz. Örneğin; kırmızı boncuk = anne , sarı boncuk = baba, yeşil boncuk = kardeş olacak. Bu sayede çocuk ailesinden bir parçayı okula yanında götürerek kendini güvende hissedebilir. Ve bu süreçte yalnız olmadığını anlayabilir.
Tüm denemelere rağmen çocuk hala olumsuz tepkiler gösteriyorsa mutlaka bir uzmana danışılarak yardım alınmalıdır.
KAYNAKLAR
Bonnie Thomas, Çocuklar İçin Yaratıcı Baş Etme Becerileri.
Bahalı, K., Tahiroğlu Y.A. (2010). Okul
Reddi: Klinik Özellikler, Tanı ve Tedavi. Psikiyatride
Güncel Yaklaşımlar, 2 (3), 362-383.